١١

Hayır; hayır; bir sığınak yoktur.

Turkish Translation(Diyanet)

١٢
O gün, sen, Rabbinin huzuruna varıp durursun.

Turkish Translation(Diyanet)

١٣
O gün, insanoğluna önde ve sonda yaptığı ne varsa bildirilir.

Turkish Translation(Diyanet)

١٤
Özürlerini sayıp dökse de, insanoğlu, artık kendi kendinin şahididir.

Turkish Translation(Diyanet)

١٥
Özürlerini sayıp dökse de, insanoğlu, artık kendi kendinin şahididir.

Turkish Translation(Diyanet)

١٦
Cebrail sana Kuran okurken, unutmamak için acele edip onunla beraber söyleme, yalnız dinle.

Turkish Translation(Diyanet)

١٧
Doğrusu o vahyolunanı kalbine yerleştirmek ve onu sana okutturmak Bize düşer.

Turkish Translation(Diyanet)

١٨
Biz onu Cebrail'e okuttuğumuz zaman, onun okumasını dinle.

Turkish Translation(Diyanet)

١٩
Sonra onu sana açıklamak Bize düşer.

Turkish Translation(Diyanet)

٢٠
Hayır, hayır! Sizler, çabuk elde edeceğiniz dünya nimetlerini seversiniz.

Turkish Translation(Diyanet)

Notes placeholders