٥١

Firavun: "Öyleyse önceki nesillerin durumu ne oluyor?" dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٢
Musa: "Onların bilgisi Rabbimin katında yazılıdır. Rabbim şaşırmaz ve unutmaz." dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٣
Sizin için yeryüzünü döşeyen, yollar açan, gökten su indiren O'dur. Biz o su ile türlü türlü, çift çift bitkiler yetiştirdik.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٤
İster yiyin, ister hayvanlarınızı otlatın, onlarda akıl sahipleri için şüphesiz dersler vardır.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٥
Sizi yerden yarattık, oraya döndüreceğiz, sizi tekrar oradan çıkaracağız.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٦
And olsun ki Firavun'a bütün delillerimizi gösterdik de yalan sayıp kabulden çekindi ve: "Ey Musa! Sihirbazlığınla bizi yurdumuzdan çıkarmaya mı geldin? Şimdi biz de seninkinin benzeri bir sihri sana göstereceğiz. Bizimle senin aranda bir vakit tayinet ki sen de biz de düz bir yerde bulunalım da caymayalım" dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٧
And olsun ki Firavun'a bütün delillerimizi gösterdik de yalan sayıp kabulden çekindi ve: "Ey Musa! Sihirbazlığınla bizi yurdumuzdan çıkarmaya mı geldin? Şimdi biz de seninkinin benzeri bir sihri sana göstereceğiz. Bizimle senin aranda bir vakit tayinet ki sen de biz de düz bir yerde bulunalım da caymayalım" dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٨
And olsun ki Firavun'a bütün delillerimizi gösterdik de yalan sayıp kabulden çekindi ve: "Ey Musa! Sihirbazlığınla bizi yurdumuzdan çıkarmaya mı geldin? Şimdi biz de seninkinin benzeri bir sihri sana göstereceğiz. Bizimle senin aranda bir vakit tayinet ki sen de biz de düz bir yerde bulunalım da caymayalım" dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٩
Musa: "Buluşma zamanımız sizin bayram gününüzde, insanların toplandığı kuşluk vaktidir" dedi.

Turkish Translation(Diyanet)

٦٠
Firavun döndü, tuzaklarını toplayıp o gün geldi.

Turkish Translation(Diyanet)

Notes placeholders