٥١

Sonra, siz ey sapıklar, yalanlayanlar!

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٢
Doğrusu bir zakkum ağacından yiyeceksiniz.

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٣
Karınlarınızı onunla dolduracaksınız;

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٤
Onun üzerine kaynar su içeceksiniz;

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٥
Hem de susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz;

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٦
İşte onlara, ceza günü sunulacak konukluk budur.

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٧
Sizi yaratan Biziz; hala tasdik etmez misiniz?

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٨
Söyleyin; akıttığınız meniden insanı yaratan siz misiniz, yoksa Biz mi yaratmaktayız?

— Turkish Translation(Diyanet)

٥٩
Söyleyin; akıttığınız meniden insanı yaratan siz misiniz, yoksa Biz mi yaratmaktayız?

— Turkish Translation(Diyanet)

٦٠
Ölümü aranızda Biz tayin ettik; sizi ortadan kaldırıp benzerlerinizi yerinize getirmeyi, sizi bilmediğiniz şekilde var etmeyi dilesek kimse önümüze geçemez.

— Turkish Translation(Diyanet)

Notes placeholders