١١

Orada boş söz işitmezler.

— Turkish Translation(Diyanet)

١٢
Orada akan kaynak vardır.

— Turkish Translation(Diyanet)

١٣
Orada, yükseltilmiş tahtlar vardır.

— Turkish Translation(Diyanet)

١٤
Yerleştirilmiş kaseler,

— Turkish Translation(Diyanet)

١٥
Sıra sıra yastıklar,

— Turkish Translation(Diyanet)

١٦
Serilmiş, yumuşak tüylü halılar vardır.

— Turkish Translation(Diyanet)

١٧
Bu insanlar, devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yerin nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı?

— Turkish Translation(Diyanet)

١٨
Bu insanlar, devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yerin nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı?

— Turkish Translation(Diyanet)

١٩
Bu insanlar, devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yerin nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı?

— Turkish Translation(Diyanet)

٢٠
Bu insanlar, devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yerin nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı?

— Turkish Translation(Diyanet)

Notes placeholders