٥١

Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlar ise, güvenli bir yerde, bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٢
Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlar ise, güvenli bir yerde, bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٣
İnce ipekten ve parlak atlastan giyinerek karşılıklı otururlar.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٤
Bu böyledir; onları iri siyah gözlü hurilerle eşlendiririz.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٥
Orada, güven içinde olarak her yemişi isteyebilirler.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٦
Orada, ilk ölümden başka bir ölüm tatmazlar. Rabbin lütfuyla onları cehennem azabından korumuştur. İşte büyük kurtuluş budur.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٧
Orada, ilk ölümden başka bir ölüm tatmazlar. Rabbin lütfuyla onları cehennem azabından korumuştur. İşte büyük kurtuluş budur.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٨
Biz, öğüt alırlar diye, Kuran'ı senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık. Sen bekle, onlar da beklemektedirler.

Turkish Translation(Diyanet)

٥٩
Biz, öğüt alırlar diye, Kuran'ı senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık. Sen bekle, onlar da beklemektedirler.

Turkish Translation(Diyanet)

Notes placeholders