إِنَّهُۥ
مِنۡ
عِبَادِنَا
ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
٨١

Doğrusu o, bizim inanmış kullarımızdandı.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:82

ثُمَّ

أَغۡرَقۡنَا

ٱلۡأٓخَرِينَ

٨٢

Sonra, diğerlerini suda boğduk.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:83

۞ وَإِنَّ

مِن

شِيعَتِهِۦ

لَإِبۡرَٰهِيمَ

٨٣

İbrahim de şüphesiz O'nun yolunda olanlardandı.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:84

إِذۡ

جَآءَ

رَبَّهُۥ

بِقَلۡبٖ

سَلِيمٍ

٨٤

Nitekim Rabbine temiz bir kalple geldi.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:85

إِذۡ

قَالَ

لِأَبِيهِ

وَقَوۡمِهِۦ

مَاذَا

تَعۡبُدُونَ

٨٥

İbrahim babasına ve milletine şöyle demişti: "Nelere kulluk ediyorsunuz?"

— Turkish Translation(Diyanet)

37:86

أَئِفۡكًا

ءَالِهَةٗ

دُونَ

ٱللَّهِ

تُرِيدُونَ

٨٦

"Allah'ı bırakıp uydurma tanrılar mı istiyorsunuz?"

— Turkish Translation(Diyanet)

37:87

فَمَا

ظَنُّكُم

بِرَبِّ

ٱلۡعَٰلَمِينَ

٨٧

"Alemlerin Rabbi hakkındaki sanınız nedir?"

— Turkish Translation(Diyanet)

37:88

فَنَظَرَ

نَظۡرَةٗ

فِي

ٱلنُّجُومِ

٨٨

İbrahim yıldızlara bir göz attı ve "Ben rahatsızım" dedi.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:89

فَقَالَ

إِنِّي

سَقِيمٞ

٨٩

İbrahim yıldızlara bir göz attı ve "Ben rahatsızım" dedi.

— Turkish Translation(Diyanet)

37:90

فَتَوَلَّوۡاْ

عَنۡهُ

مُدۡبِرِينَ

٩٠

Onu bırakıp gittiler.

— Turkish Translation(Diyanet)

İpucu: ile gezinmeyi deneyinctrlK

Notes placeholders

إِنَّهُۥمِنۡعِبَادِنَاٱلۡمُؤۡمِنِينَ٨١

إِنَّهُۥ
مِنۡ
عِبَادِنَا
ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
٨١