İnsân

sure
Al-Insan

هَلۡ
أَتَىٰ
عَلَى
ٱلۡإِنسَٰنِ
حِينٞ
مِّنَ
ٱلدَّهۡرِ
لَمۡ
يَكُن
شَيۡـٔٗا
مَّذۡكُورًا
١

İnsanoğlu, var edilip bahse değer bir şey olana kadar, şüphesiz, uzun bir zaman geçmemiş midir?

— Turkish Translation(Diyanet)

76:2

إِنَّا

خَلَقۡنَا

ٱلۡإِنسَٰنَ

مِن

نُّطۡفَةٍ

أَمۡشَاجٖ

نَّبۡتَلِيهِ

فَجَعَلۡنَٰهُ

سَمِيعَۢا

بَصِيرًا

Biz insanı katışık bir nutfeden yaratmışızdır; onu deneriz; bu yüzden, onun işitmesini ve görmesini sağlamışızdır.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:3

إِنَّا

هَدَيۡنَٰهُ

ٱلسَّبِيلَ

إِمَّا

شَاكِرٗا

وَإِمَّا

كَفُورًا

Şüphesiz ona yol gösterdik; buna kimi şükreder, kimi de nankörlük.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:4

إِنَّآ

أَعۡتَدۡنَا

لِلۡكَٰفِرِينَ

سَلَٰسِلَاْ

وَأَغۡلَٰلٗا

وَسَعِيرًا

Doğrusu, inkarcılar için zincirler, demir halkalar ve çılgın alevli cehennem hazırladık.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:5

إِنَّ

ٱلۡأَبۡرَارَ

يَشۡرَبُونَ

مِن

كَأۡسٖ

كَانَ

مِزَاجُهَا

كَافُورًا

Şüphesiz iyiler kafur katılmış bir tastan içerler.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:6

عَيۡنٗا

يَشۡرَبُ

بِهَا

عِبَادُ

ٱللَّهِ

يُفَجِّرُونَهَا

تَفۡجِيرٗا

Bu ancak Allah'ın kullarının taşıra taşıra içebileceği bir pınardır.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:7

يُوفُونَ

بِٱلنَّذۡرِ

وَيَخَافُونَ

يَوۡمٗا

كَانَ

شَرُّهُۥ

مُسۡتَطِيرٗا

Onlar verdikleri sözleri yerine getirirler, fenalığı yaygın olan bir günden korkarlar.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:8

وَيُطۡعِمُونَ

ٱلطَّعَامَ

عَلَىٰ

حُبِّهِۦ

مِسۡكِينٗا

وَيَتِيمٗا

وَأَسِيرًا

Onlar içleri çektiği halde, yiyeceği yoksula, öksüze ve esire yedirirler.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:9

إِنَّمَا

نُطۡعِمُكُمۡ

لِوَجۡهِ

ٱللَّهِ

لَا

نُرِيدُ

مِنكُمۡ

جَزَآءٗ

وَلَا

شُكُورًا

"Biz sizi ancak Allah rızası için doyuruyoruz, bir karşılık ve teşekkür beklemiyoruz. Doğrusu biz çok asık suratların bulunacağı bir günde Rabbimizden korkarız" derler.

— Turkish Translation(Diyanet)

76:10

إِنَّا

نَخَافُ

مِن

رَّبِّنَا

يَوۡمًا

عَبُوسٗا

قَمۡطَرِيرٗا

١٠

"Biz sizi ancak Allah rızası için doyuruyoruz, bir karşılık ve teşekkür beklemiyoruz. Doğrusu biz çok asık suratların bulunacağı bir günde Rabbimizden korkarız" derler.

— Turkish Translation(Diyanet)

İpucu: ile gezinmeyi deneyinctrlK